Mülteci Sineması ve mültecileri konu alan filmler

Haber-Yazı: Salih Gülenç

 Yazıma başlamadan önce filmleriyle sinema tarihi açısından tüm dünyaca tanınmış ve geçen yıl Eylül ayı içerisinde aramızdan ayrılan Jan-Luc Godard’ın sinema ve fotoğraf sanatı hakkındaki bir sözüyle giriş yapmak isterim “Fotoğraf gerçektir, sinema ise saniyede yirmi dört kere gerçektir.” diyerek sinemanın anıların toplamından daha çok tarihi bir hafızaya işaret ettiğini ifade eden Fransız Yeni Dalgası akımının öncü yönetmenlerinden Godard sinemanın fotoğraftan gerçeği tam anlamıyla yansıtmak açısından daha etkili ve belirgin olabileceğini belirtiyor.

                           Mülteci sinemasına kısa bir bakış 

Yedinci Sanat olarak şekillenen Sinema’nın ortaya çıktığı ilk dönemlerden bu yana mülteci temalı ya da içerisinde mülteci temaları barındıran filmler sinema izleyicisi ile buluşmuştur. 125 yıldan uzun bir süredir hayatını sürdüren, en genç ve en etkili sanatlardan birisi haline gelen Sinema’da bir çok akım, tür ortaya çıkmıştır ve farklı kuramlarla ifade edilmektedir. 21. yüzyıldan sonra gelişen teknolojilerin de etkisiyle sinema sanatı farklı boyutlara ulaşmıştır ve hızlı bir şekilde teknik açılardan daha fazla gelişmeler ve dönüşümler yaşanmaktadır. Sinema’da Ken Loach, Teodoros Angelopulos, Béla Tarr, Lars von Trier, Aki Kaurismäki gibi bir çok dünyaca ünlü yönetmen mülteci temalı filmler ile yurtlarından uzaklara gitmek zorunda kalan insanların yaşamlarını ve karşılaştıkları zorlukları kadrajlarından tüm dünyaya anlatmışlardır.

Her geçen gün gelişen olaylar ve durumlar bilimsel olarak karşılığını bir yerde bulmaktadır. Gelişen yeni medya araçları ve medya teknolojileri, değişen ve her geçen gün daha farklı haller alan dünyayı ve var olan sistemleri kavramamızda bize yardımcı olduğu kadar başkalarının hayatları hakkında bilgi edinmemize yardımcı olmaktadır. Özelde İnsan hikayeleri başta olmak üzere genelde ise toplumların yaşadıkları, canların ve doğanın ve hatta son yarım yüzyıldan fazladır uzayın hikayeleri geçmişten günümüze sinema filmlerine, belgesel filmlere, video ve belgesellere konu olmuştur. 

Birbirinden ayrı türlere sahip olan sinema filmleri, Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’ndan sonra yedinci sanat’a yeni konular kazandırmaya ve sınırların ardından gelenlerin hikayelerini konu almaya başlamıştır. Bizi ilgilendiren bu dönemde yaşanan savaş ve savaşın yarattığı ağır şartlar, koşullar ve sonuçların karşısında insanların yüzlerce yıldır yaşadıkları yurtlarını terk etmesi sonucunda meydana gelen dram ve hayat hikayeleri. Mülteci filmleri; sınırları aşmaya çalışan insan(lar), tedirgin bekleyişler, korku, umut, bekleyiş, güvenlik korkusu ile iç içe geçmiş bir süreci anlatmaya çalışan filmlerdir. Mültecilerin hayatlarına farklı bakış açılarından bakan ve acılara dikkat çeken Mülteci sineması, yurtlarını terk etmek zorunda kalan insanların hayat hikayelerini, yolda yaşadıkları acıları, nasıl bir süreçten geçtiklerini, kaygılarını ve bir ülkeye yerleştikten sonraki yabancı olarak görüldükleri ve karşılaştıkları çeşitli sıkıntıları barındıran süreci kadrajına almaktadır. Mültecilerin hayatlarına farklı bir gözden bakılabilmesini sağlayan Mülteci filmleri, ortaya çıkan önyargıları kırabilmekte ve empatiyi görünür kılabilmektedir.

(Sanat hakkındaki düşüncelerini “Sanat hayattır, hayat sanattır. İkisini birbirinden ayırt edemem” şeklinde ifade eden Çinli aktivist-sanatçı Ai Weiwei Heykel, enstelasyon, küratörlük, fotoğraf ve sinema alanlarında yaptığı çalışmalarla tanınıyor. Kanada’nın Quebec City kentinde yer alan 17. yüzyılda yapılmış tarihi sur duvarına Akdeniz’i geçmeye çalışan Suriyeli mültecilerin kullanılandığı 2 bin can yeleğini bir araya getirerek oluşturduğu bir eser yaratan Weiwei, mülteci krizini anlattığı 2017 yapımı Human Flow isimli belgesel filmini yayınlamıştı.*)

Türkiye’de mülteci sinemasına dair

Arap Baharı ve 2011 yılında başlayan Suriye savaşı sonucu gerek Türkiye, diğer Ortadoğu ülkeleri gerekse Avrupa ülkelerine göç etmeye çalışan mültecilerin yaşadığı sıkıntılar ve acılar çekilen bir çok filme konu olmuştur. Belirli sınırları aşmaya çalışan insanları ve sonunda çoğunlukla ölümle sonuçlanan yaşamları konu alan mülteci temalı filmleri her geçen gün kısa film, belgesel, animasyon ve uzun metrajlı alanlarda, artmaya ve çeşitlilik kazanmaya devam ediyor. Denizlerden ve karadan başlayan göç hikayelerine odaklanan mülteci sineması eski bir tür olmasına rağmen, özellikle İkinci Dünya Savaşı yıllarında yaşanan katliamları anlatan hikayelere dayanmaktadır ve dönemin koşullarını ve sonuçlarını aktaran bir çok film bulunmaktadır.

Türkiye’de film çalışmalarında ardı ardına göçmen sineması ya da mülteci filmlerinde yeni kavramlar üretilirken 90’lı yılların sonu ve 2000’li yılların başında önemli değişimler ve dönüşümler meydana gelmiştir. Göçmen olarak Avrupa’ya giden kişilerin yaşadığı temel sorunlar karşısında Avrupalı insanlar karşısında yaşadığı tutum ve davranışlar etkili olmaya başlamıştı. 

Özellikle 2000’li yılların ilk dönemlerinde göçmen sineması üzerine kültürel çalışmalar hızlanmaya ve daha kaliteli içerikler sunmaya başlamıştır. Her ne kadar tartışmalı olsa da ‘’Göçmen Sineması’’ ya da ‘’Mülteci Filmler’’ kavramsal olarak farklılaşsa dahi içerik olarak her geçen gün birbirilerini hem desteklemeye hem de zenginleştirmeye devam ediyor. Bizde bu haber analizinde sizlere mülteci sineması hakkında geçmişten günümüze araştırdığım filmleri, yapım yılını, oyuncu kadrosunu ve içeriklerinin paylaşacağım. Mültecilerin yaşadıkları sorunlara dikkat çeken, farkındalık oluşturan ve ortaya çıkan meselelere farklı bir gözle bakış oluşturan Mülteci Sinemasında yer alan film örnekleri ile genel olarak sinema sanatının özelde ise Mülteci Sineması’nın insanlar üzerinde nasıl etkiler yaratabildiğini ve düşüncelerine olumlu yönlerden etkiler yapabileceğini aktarmış olacağım.

  Mülteci filmlerinin kullandığı motifler ve kodlar

Mülteci sinemasında geçmişten günümüze kadar gelen süreçlerde belli kodlar ve motifler sürekliliğini devam ettirmiştir. Sınırların ardına yaşanan yoğun göç sonrası oluşan kargaşa hali ve sosyolojik yaklaşımdaki mülteci ya da göçmen sinemasında: Yurt, sınır, kaçış, aile, yeni bir hayat arzusu, savaş, geçmişe dair özlem, yurt özlemi, yeni bir mekan ve o mekana alışma süreci, ırkçılık ırkçılık, ayrımcılık, yabancı düşmanlığı, yabancılaşma, yalıtılmışlık, kültürel çatışma, kuşak çatışması, uyum problemleri, kimlik/köken arayışı, toplumsal baskı, patriyarkal patoloji ve kadın sorunu, işsizlik, yoksulluk, suç ve sömürge gibi başlıkları ve temaları görebiliriz. Tıpkı 1961 yılında başlayan özellikle 1973 yılında hız kazanmaya başlayan Türkiye’den Almanya’ya* göç eden insanların hayat hikâyelerinin yıllar sonra çekilen “gurbetçi filmleri” olarak nitelenen filmlere konu olması da yukarıda sıralanan maddeler içinde değerlendirilebilir. Son zamanlardaki mülteci sineması alanında misafir kavramının eleştirel bakış açısıyla anlatılmaya çalışıldığı filmlere rastlayabiliriz.

Sinema, bir gerçekliği toplumsal, siyasal ve kültürel olarak yeniden ve özgün bir üslupla sunma biçimidir. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi ikinci dünya savaşı ve sonrası dönemde hızlanarak bir ivme kazanan göçmen ya da mülteci sinemasında, 1990’larda tekrardan bir yeni göç dalgasıyla birlikte mülteci sinemasında farklı üslupları ve konuya dair yeni yaklaşımları gözlemleyebiliyoruz.

Tıpkı bilimsel veriler ve sosyolojik analizler gibi belli kavramlar nasıl ki sürekli aynı kalmayacak şekilde bir değişime ve dönüşüm içindeyse,
sinemanın kendisi de bu değişim ve dönüşümden payını almıştır. Geçmişten günümüze mülteci, göç, göçmen, sığınmacı adına ne dersek diyelim sinema ve filmler de tür olarak bir değişime maruz kalmışlardır. Tabi ki bu değişim ve dönüşüm beraberinde temsiliyeti mülteci düşmanı olan filmlerinde doğmasına neden olmuştur. Zamanla filmlerde kullanılan mekan ve kodlarda konunun geçtiği mekana ve zamana göre değişimler
göstermektedir.

Özelikle 2000 sonrası dijitalleşme süreci ve yaşanan teknolojik gelişmelerin de etkisiyle daha da yaygınlaşan sinema hem yeni tartışılmaları hem de konu üzerinde farklı bakış açıları ile yeni filmlerin çekilmesini hızlandırdı. Belgesel ile kurgunun iç içe geçtiği filmlerin sayısında gözle görülür bir artışı beraberinde getiren süreçle kısa belgesel-video tarzındaki içerikler de sinemayı ve belgesel sinemayı etkileyen ve besleyen kaynaklar olarak farklı bir boyuta ulaştı. Dijital platform ve sosyal medya araçlarının ortaya çıkışı ve çeşitliliği sinemayı dönüştürerek farklı bir yöne doğru evriltti ve aynı zamanda yeni araçlar olarak gelişimini sürdürüyor. Mülteci sinemasında dair film örneklerini sıraladığım film önerilerinde, mültecilerin yaşamlarını ve sorunlarını odağına alarak farkındalık oluşturmayı amaçlayan bir çok dünya sinema yönetmeni tarafından çekilen filmler yer alıyor.

            Film Önerileri

1: Le Havre (Umut Limanı) 

Aki Kaurismäki’nin 2011 yılında çektiği film Umut Limanı’nda yaşamını boyacılık ile kazanan eski bir boheminin, annesini bulmak amacıyla Londra kentine gitmek üzere yola çıkan bir göçmen çocukla kurduğu dayanışmayı anlatıyor. Film, bir umut mekânında şekillenen hikâyeyi sinema perdesine taşıyor.

Yapım Yılı: 2011

Oyuncular:  Andre Wilms, Kati Qutinen, Jean-Pierre Darroussin

Yönetmen: Aki Kaurismäki

2: Daha 

14 yaşında bir genç olan Gaza küçük bir sahil kasabasında yaşamaktadır ve burdan ayrılarak öğrenim hayatına büyük bir şehirde devam etmeyi düşünmektedir. Ancak babası Gaza’yı hayallerinden uzak tutmaya çalışmaktadır ve onu insan kaçakçılığı yapan bir suç şebekesine dahi etmektedir.

Yapım Yılı:2017

Oyuncular: Hayat Van Eck, Tuba Büyüküstün, Ahmet Mümtaz Taylan, Pervin Bağdat, Turgut Tunçalp, Ahmet Melih Yılmaz

Yönetmen: Onur Saylak

3: Kefernahum 

Zain (Zain Al Rafeea) doğumuna dair bir belgesi olmayan ve mutsuz bir evlilikten dünyaya gelen bir çocuktur ve bir yaralama suçundan dolayı ıslahevine düşer. İslahevinde kalırken, anne ve babasına “beni neden dünyaya getirdiniz?” diye dava açan Zain’in yaşam hikayesini anlatan film suça itilen çocukların hayatlarına dikkat çekmektedir.

Yapım Yılı: 2018
Oyuncular: Zain Al Rafeea, Boluwatife Treasure, Yordanos Shiferaw, Cedra Izam

Yönetmen: Nadin Labaki

4: Cennet Batıda

Yaşamını sürdürmek için gurbette çalışan Elias, yabancı olduğu bir ülkede yasa dışı bir şekilde göçmen olarak günlerini geçirmektedir. Elias’ın Tarihi İlyada destanından ilhamını alan filmde Elias’ın macerası İlyada’da olduğu şekliyle Ege Denizi’nde başlamaktadır.

Yapım Yılı: 2009

Oyuncular: Riccardo Scamarcio, Eric Caravaca, Léa Wiazemsky

Yönetmen: Costa-Gavras

5: Toni

Dünya Savaşından sonrası Fransa’ya çalışmak amacıyla göç eden milyonlarca göçmenden biri olan Toni’nin Josefa’ya karşı hissetmeye başladığı platonik aşkını anlatarak hislerini açmaya cesaretlendiği zaman bambaşka bir gerçekle yüzleşmesini konu alıyor.

Yapım Yılı: 1935 

Oyuncular: Charles Blavette, Celia Montalván, Édouard Delmont, Max Dalban, Jenny Hélia

Yönetmen: Jean Renoir

6: Human Flow 

Kişisel bir yolculukta insanlığın günümüz dünyasındaki hayat koşullarını anlama çabasına giren Human Flow filmi insan haklarını, anlayışı, merhamet ve hoşgörü kültürüne dikkat çekmeye çalışarak Mülteci Krizi’ni odağına almaktadır..

Yapım Yılı: 2017 

Oyuncular: Boris Cheshirkov, Marin Din Kajdomcaj, Abeer Khalid

Yönetmen: Ai Weiwei

7: Mediterranea

2. Dünya Savaşı zamanında Ege Denizi’nde bulunan ufak bir adaya gönderilen bir grup askerin hikayesini aktaran film adanın işgal edilme sürecini ve saldırılara karşı korunmasını beyaz perdeye aktarmaktadır. Issız görünen adaya giden İtalyan askerler neyle karşılaşacaklarını bilememektedirler.

Yapım Yılı: 

Oyuncular: Amer Hlehel, Ashraf Farah, Anat Hadid, Samir Elias

Yönetmen: Maha Haj

8: Stateless

Film listesindeki tek dizi olan Stateless. 2020 yılında, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği iyi niyet elçisi, ünlü sinema oyuncusu Cate Blanchett yapımcılığında ve ortak yaratıcılığı ile çekildi. 2004 senesinde Cornelia Rau’nun Avusturalya’da bulunan bir mülteci gözaltı merkezinde yasa dışı bir şekilde tutulmasının hikayesinden esinlenen filmin senaryosu, çölde yer alan bir göçmen gözaltı merkezinde yolları kesişen bi Afgan mülteci, gözaltı merkezinde görevli bir gardiyanı, göç idaresinde memur olarak görev yapan ve yasadışı bir biçimde gözaltına tutulan Sofia’nın hikayesini aktarıyor.

Yapım Yılı: 2020

Oyuncular: Jai Courtney, Asher Keddie, Elise McCredie

Yönetmen: Emma Freeman, Jocelyn Moorhouse

9: For Sama

Savaş koşullarının etkisini bir kadının bakış açısı ile anlatan For Sama filmi, Suriye’nin Halep ayaklanması dönemine şahit olan bir kadının süreçte yaşadıklarını kızına anlatmasına odaklanıyor. Beş yıllık süreç aşık olan, evlenen ve kızı Sama’yı dünyaya getiren kadın, bu süreç içerisinde bir çok acıya şahit olmuştur.

Yapım Yılı: 2019

Oyuncular: Sama Al- Khateab, Hamza, Waad al-Kateab

Yönetmen:  Waad al-Kateab

10: Dheepan 

 Sri Lanka yaşanan iç savaş sürecinde Tamil hareketi saflarında savaşan Dheepan, iç savaşın sonunun yaklaştığı bir zamanda ülkesinden kaçarak mülteci olur ve kendine yeni bir yaşam kurmak ister. Mülteci olarak yerleşeceği ülkeden daha kolay bir şekilde sığınma hakkı alabilmek amacıyla kamptan geçerken hiç tanımadığı bir kadın ve bir kız çocuğunu yanına alır..

Yapım Yılı: 2015

Oyuncular: Vincent Rottiers,  Marc Zinga, Bass Dhem

Yönetmen:  Jacgues Audiard

11: Limbo 

Suriyeli bir genç müzisyen olan Limbo’nun hikayesini konu edinen “Limbo” filminde yetenekli bir genç müzisyen olan Suriyeli Omar’ın ailesinden uzaklarda bir İskoçya adasındaki hikayesini anlatarak sığınma hakkı verileceği zamanı bekleşini anlatıyor.

Yapım Yılı: 2021

Oyuncular: Amir El- Masry, Sanjeev Kohli, Lewis Gribben

Yönetmen:  Ben Sharrock

Kaynak:

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/446921

https://www.cinerituel.com/altyazili-ruyalar-avrupa-gocmen-sinemasi/

https://perspektif.eu/2020/07/02/goc-baglami-icerisinde-sinema-gocun-gorsel-kulturu/

https://britisyasam.co.uk/en-iyi-gocmen-filmleri/

https://www.aksam.com.tr/sinema/gocmen-multeci-siginmaci-insani-anlatan-5-guclu-ve-iyi-film-onerisi/haber-1267928

Sînemaya Serbixwe – www.sinemayaserbixwe.com

COMMENTS

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir